1 Mayıs 2016 Pazar

Çakıcı'nın İlk Kurşunu - Sabahattin Ali


                   
 Adı: Çakıcı'nın İlk Kurşunu
Yazar: Sabahattin Ali
Sayfa Sayısı: 148
 Yayınevi: Yapı Kredi Yayınları (YKY) 

              Konusu:(arka kapak)
       "Ben hayatta herkese karşı lakaydımdır... Bu bende sevmek hissinin mefkudiyetinden değil çok fazla oluşundandır. Ben sevdiklerimi köpek gibi severim yavrum... Zelilane severim."

Şiir, hikaye ve romanlarında, tanımlamakta güçlük çektiğimiz kimi duyguları ustalıkla anlatan; insanı, gücü, zayıflığı ve zaaflarıyla bir bütün olarak kavrayıp ödün vermez bir gerçekçilikle yansıtan Sabahattin Ali, "sandığındaki" belgeler arasından derlenen hikaye, şiir ve yazılarıyla ilk kez okur önünde!


               Alıntılar:

            * O Arkadaşım
           Sana yalvarıyorum yavrum... Ve açıkça, terbiyesizce söylüyorum... Ben senden vücutlarımızın değil kafalarımızın birleşmesini istiyorum... Ötekini arzu etmek münasebetsizdir. Çünkü ne sen bana sadık kalırsın, ne ben sana... Hayat...ki yegane zevki değişikliktedir, bir kişiye bağlanmak ancak aptalların işidir ve ben, beni aldatmayacak kadar alelade bir kadına tahammül edemem. Aldatmasına da cemiyetin henüz kıramadığımız kayıtları ile hayvani insiyaklarımız müsaade etmez... şu halde aşk, zamanımızda biraz kafasını işletmiş olanların yapamayacakları şeydir...

           * Kadınlar Üzerine Bir Konferans
           ...Hiç kimse hiç kimseyi yükseltemez, herkes kendi kendisini yükseltmek mecburiyetindedir...
...Kadın bir erkeğe varmaz, kadın bir erkeğe verilmez ve bir erkek kızı almaz (almak,vermek) bu tabirler kadını kıymetten düşüren, ona ahkar (en hakir) mahiyeti veren şeylerdir ve her şeyden evvel bu zihniyeti kadınlarımız kafalarından çıkarmalıdır, bilmelidirler ki iki cins birbiriyle aynı kıymette şeylerdir ve koca mal sahibi değil, ortak, hayat ortağı demektir. bu hukuk müsavatı kadınlarımızın şuurunda yer ettikten sonra onların kuvvetli ve hakiki bir insan olmak için dimaği ve fikri sahada da yükselmek isteyecekleri tabiidir...

            * Milliyetçi Gençlik
...
Yalnız merak ettiğimiz bir cihet var: Evet, birçok şeyler kahrolsun, mahvolsun, yere batsın.. Fakat ne yaşasın? Birçok şeylerin aleyhindesiniz. Gazete yırtıyor, kitap yakıyor, profesör ve rektör dövüyorsunuz. Fakat sevdiğiniz nedir? Neyin uğrunda, neyin lehinde bağırıyor, heyecanlanıyorsunuz? Bunu daha hiçbirinizin ağzından duyamadık. Evet, ikide bir ''Yaşasın Türk milleti'' diye bağırdığınız oluyor, ama bu Türk milletinin yaşaması için bir şey yaptığınızı, birazcık gayret sarfettiğinizi göremedik. Milletlerinin sahiden yaşamasını isteyen memleketlerde olduğu gibi, sizin rahatınızdan, maddi nimetlerinizden, keyfinizden, eğlencenizden fedakarlık ederek korkunç bir sefalet ve gerilik içinde kıvranan milletinizi yaşatmaya çabaladığınız duyulmadı.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder